Türkiye’de Ne Kadar Hakkarili Var?
Bazen, insan kendini tanımak için dışarıda bir yerlerde kaybolmuş gibi hisseder. “Kimim ben? Nerede yaşarım? Ne yerim? Hakkarili miyim?” diye sormak ister. Evet, biraz garip bir soru olabilir ama işin içine Hakkari girince, her şey bir anda anlam kazanır. Şimdi, Türkiye’deki Hakkarili sayısını konuşacağız ama biraz farklı bir açıdan… Yani, geleneksel nüfus istatistiklerinden çok, Hakkarili ruhunun nerelerde cirit attığına odaklanacağız.
Hakkari Nedir, Ne Değildir?
Öncelikle, Hakkari sadece bir şehir değil; bir ruhtur, bir yaşam tarzıdır. Hakkarili olmak demek, dağları, taşları, insanları, hayvanları ve tabii ki o ünlü çayı bir arada içmek demektir. Gerçekten de, Hakkari’nin soğuk havası, sert doğası, ve kadim kültürü, Hakkariliyi anlatırken ‘serin’ olmaktan başka bir şey demek mümkün değildir. Yani, Hakkarili olmak, bir anlamda soğuk suda yüzen bir balığa dönüştürmek gibidir. Ama esas mesele, Hakkarili kimdir? Ve Türkiye’de ne kadar Hakkarili vardır?
Stratejik Düşüncenin Adı: Hakkarili Erkekler
Şimdi gelin, biraz erkek bakış açısına odaklanalım. Hakkarili erkekler, çözüm odaklılıkları ile meşhurdur. Yani, başlarına ne gelirse gelsin, çözümü hemen bulurlar. “Yağmur yağarsa, çadır kurarım. Ya da yağmazsa, yine çadır kurarım. Sonra, üstünü çakar, bir de çay demlerim” diye düşünüp, en kısa yoldan işleri hallolmuş sayarlar. Hakkarili erkek için “işe bakış” bir stratejidir. Hatta, bazen çözüme odaklanırken, insanı da çözüm olarak görüp işin içinden sıyrılabilirler. Ama bu, bir yanlış anlamadır. Çünkü Hakkarili erkekler, aynı zamanda kadına da büyük bir saygı duyarlar. O yüzden, çözüme yönelirken stratejilerini, bazen biraz da sevdiklerinin gönlünü alarak kurgularlar. Bu da başka bir “Hakkarili çözüm” şeklidir.
Hakkarili Kadınlar: Empati ve İlişki Temelli Bir Dünya
Evet, gelelim Hakkarili kadınlara. Hakkari’nin dağlarında büyümek demek, dünyaya empatik bakmak demektir. Çünkü Hakkarili kadınlar, duyguları yönetme konusunda uzmanlardır. Hatta, empatiyi o kadar içselleştirmişlerdir ki, kalp kırıklığına da bir çözüm bulurlar! “Birini kırmak mı? O zaman ona bir çay yapalım, üstüne de biraz tuz koyarız, belki içi yumuşar!” Şaka bir yana, Hakkarili kadınların ilişki odaklı yaklaşımları, bir orman gibi derindir. İnsanlar arasında bu kadar güçlü bağlar kurmak, Hakkari’nin vadilerinde büyümekten geçer. Hakkarili kadınlar, insanları anlama ve bağ kurma konusunda oldukça beceriklidir. Herkesin kalbine dokunmayı başarırlar, hatta bazen hiç tanımadıkları birinin ruhunu okşar, acısını hafifletirler.
Türkiye’de Hakkarili Sayısı Ne Kadar?
İstatistiksel olarak bakıldığında, Hakkari’nin nüfusu 300 bin civarında. Ancak, Türkiye’nin dört bir yanına yayılmış Hakkarili nüfusunun sayısı çok daha fazla. Hakkarili olmanın, coğrafi bir sınırı yoktur. Her Hakkarili, kalbinde biraz Hakkari taşır. Bir Hakkariliye rastladığınızda, onun sadece doğduğu yerin etkilerini değil, aynı zamanda Hakkari’nin özünü de hissetmeniz mümkündür.
Öyle ki, Hakkarili bir insan her yerde karşınıza çıkabilir. Birkaç çadır kurmak, biraz dağ havası almak ve bir fincan çay içmek isteyen herhangi bir insanın Hakkarili olma ihtimali, güleryüzlü olmalarından bile anlaşılır. Hatta, Türkiye’nin her şehrinde bir “Hakkarili ağabey” ya da “Hakkarili teyze” bulabilirsiniz. Onlar, dağdan, vadiden ve kültürlerinden gelen o inanılmaz sabır ve sevgiyle, hayatı farklı bir perspektiften görürler.
Sonuç Olarak…
Yani, Türkiye’de ne kadar Hakkarili olduğunu hesaplamak gerçekten zor. Çünkü Hakkarili, doğduğu yerin çok ötesinde bir kimliktir. Bu ruh, sınırları aşar, insanı farklı bir boyuta taşır. Belki de, Hakkariliğin tam tanımını yapmamız mümkün değildir, çünkü o her zaman içimizde biraz daha büyür. Sizin de bir Hakkarili yanınız var mı? Hadi, paylaşın! Cevaplarınızı yorumlarda görmek için sabırsızlanıyorum. Hem belki de kendi Hakkarili hikayenizi dinlerken bir fincan çay içersiniz, ne dersiniz?